- […] Marco Polo böyle konuşmuş: - Sizin satranç tahtası, efendim, iki ahşabın bir birleşimidir: abanoz ve akçaağaç. Senin aydınlatılmış bakışın daldığı çapa, bir kuraklığın içinde yetiştirilmiş bir gövden kesilmiştir: Lifler nasıl yerleştirildiğini görüyor musun? Burada çizilmiş gibi ufak bir düğümenin izleri görebilirsin: erken baharın bir gününde bir tomurcuk çıkmaya çalışmıştı, ancak gecenin şebnemi, çıkmasından ona vaz geçirmiş.
[…] – İşte burada daha büyük bir gözenek: belki bir larvanın yuvası olmuş; bir ağaçkurdu olamazdı çünkü doğar doğmaz kazmaya devam ederdi, ancak ağacın kesilmesinin sebebi, yaprakları kemiren bir tırtıl olabilirdi…Bu yamuk kenarı yanındaki dışarı çıkar kareye uysun diye marangozun tarafından kazılmıştır…
Ufacık, düz ve boş bir ahşap parçasının içinde okunabileceği şeyler Kublai’yı batırıyordu; Polo zaten, abanoz ormanlarından, nehirlerin kenarına akan sallardan, iskelelerden ve pencerelerde oturan kadınlardan bahsetmeye gelmişti…
Italo Calvino, Görünmez Şehirler, 197231 Ocak 2011 Pazartesi2538 - Bu çalışmada, Mobilya Sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin en büyük sorunlarından biri kabul edilen nitelikli personel istihdam durumu bugüne kadar yapılan çalışmalar üzerinden incelenmiştir. Böylelikle işletmelerin ve eğitim kurumlarının sorunları ile çözümüne ulaşamamasının temel nedenleri ortaya konmuştur. Sonuç olarak; okulların kendilerini yeteri kadar iyi tanıtamadıkları, işletmeler ve eğitim kurumları ilişkilerinin canlı olmaması, sektörün sorunlarına yönelik ilgili kişilerin ve kurumların uygun projeler üretemediği ortaya çıkmıştır. Buna bağlı olarak işletmelerde eğitimci personel eksikliği, insan kaynaklarında çalışan kişilerin okul-sanayi işbirliği konusunda yeterli donanıma sahip olmamaları, okul yöneticilerinin girişimlerinin yetersizliği, sektör temsilcilerinin sorunlarını okullarla istişare etmedeki eksiklikleri vb. problemler olarak ortaya çıkmıştır. Bu problemlere yönelik çözüm önerileri getirilmeye çalışılmıştır.31 Ocak 2011 Pazartesi6126
- Son zamanlarda siyasal platformlarda sıkça tartışılan ve esas olarak ideolojik muhatapları hedefleyen “eksen kayması” olgusu bu incelememizde ve yol haritamızda temel noktamız olacaktır. Türkiye’nin geldiği noktanın, Cumhuriyetin siyasal, toplumsal ve ekonomik özelliklerini derinlemesine incelemeden sadece sözlüklere yüklenmesinin bu kavramları içi boş soyut imgelere dönüştürdüğü belirtmemiz ve buradan hareketle kapsamlı bir analiz yapmamız gerekir.31 Ocak 2011 Pazartesi4357
- Son zamanlarda siyasal platformlarda sıkça tartışılan ve esas olarak ideolojik muhatapları hedefleyen "eksen kayması" olgusu bu incelememizde ve yol haritamızda temel noktamız olacaktır. Türkiye’nin geldiği noktanın, Cumhuriyetin siyasal, toplumsal ve ekonomik özelliklerini derinlemesine incelemeden sadece sözlüklere yüklenmesinin bu kavramları içi boş soyut imgelere dönüştürdüğü belirtmemiz ve buradan hareketle kapsamlı bir analiz yapmamız gerekir.31 Ocak 2011 Pazartesi2546
- " Türkiye bunları çözebilecek güçlü dinamiklere sahip. Ancak ülkenin kalkınma, eğitim, sağlık, yoksulluk gibi sorunlarının çözümü yerine, sadece bizi değil, tüm bölgeyi içine alan şiddetin batağından kurtulmamız lazım. Ortadoğu’nun elli yıldır içinde debelendiği, elini uzatanın yandığı sorunlara saplanan Türkiye’nin tam da bu noktada ekseninin kaydığı, devletin küçüldüğü, bireyin özgürlüklerinin ve yaşam standartlarının yükseldiği bir ülke olması çok da ütopik bir beklenti değil. "17 Ocak 2011 Pazartesi2714