Büyükekşi, Merkez Bankası'nın 'Reeskont ve Avans Yönetmeliği'ni yeniden düzenlemesini değerlendirdiği konuşmasında “İhracat ve Döviz Kazandırıcı Hizmetler Reeskont Kredisi Uygulama Talimatı” ile belirlenecek olan yeni pazarlara yapılan ihracat ile yüksek teknolojili sanayi ürünleri ihracatının ve turizm ile diğer döviz kazandırıcı hizmetlerin finansmanında reeskonta kabul edilecek senetlerin azami vadesi 240 günden 360 güne çıkarılmasının ihracatın gelişimini, hedefleri ve ihracatçıların ihtiyaçlarını yakından takip edildiğinin göstergesi olduğunu bildirdi.

“Bu derinlemesine pası ihracatçılarımız gole çevirmesini bilir” diyen Büyükekşi'nin değerlendirmesi şöyle:   

Yüksek teknoloji teşvik edildi

“İhracatçılarımız için uygun maliyetli finansmana erişim son derece önemli. Artan rekabet ortamında firmalarımız yüksek faiz ortamında sıkıntılar yaşadığı bir dönemde Merkez Bankası'nın reeskont alanında vade uzatımı kararını olumlu buluyoruz. Merkez Bankası'nın aldığı bu kararla ihracatçılarımızın önü biraz daha açıldı, yeni pazarlara yüksek teknolojili ürün ihraç etme ve bu kapsamda yatırım yapmaları teşvik edilmiş oldu. Yönetmelikte yapılan değişiklikle yeni pazarlar ve yüksek teknolojili sanayi ürünlerine vurgu yapılması önemli.

Sürdürülebilir ihracat artışı için yeni pazarlara açılmaya ve bu pazarlarda derinleşmeye çok önem veriyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız himayesinde 2003'te başladığımız Afrika stratejimiz bu alandaki en önemli çalışmalarımızdan. Bu sayede 2003'te ihracatımızın yüzde 4,5'ini yaptığımız Afrika pazarı 2015'e gelindiğinde 12,5 milyar dolar ile ihracatın yüzde 8,7'sini oluşturdu. Haziran ayı başında Sayın Cumhurbaşkanımız ile gerçekleştirdiğimiz Kenya ve Uganda ziyaretlerinin de bu amaca orta vadede olumlu katkılarını gözlemleyeceğiz. Geçmişte çok az ihracat yapılan Orta ve Güney Amerika pazarı da benzer bir gelişim gösteriyor. 2005'te toplam ihracatımızın yüzde 1'ine dahi ulaşamayan bölge, 2015'te 2,2 milyar dolar ile ihracatımızda yüzde 1,5 pay aldı.

Sürdürülebilir ve kalıcı ihracat artışı ile birlikte dünya ticaretinden aldığımız payı arttırabilmemiz için daha yüksek teknolojili ürünler ihraç etmemiz gerekiyor. 2015 yılında yüksek teknolojili ürünlerin ihracatımızdaki payı yüzde 3,4 olurken, orta-ileri teknolojili ürünlerin payı yüzde 29,7 oldu. Bu oranlar Türkiye için kalıcı ve sürdürülebilir ihracat artışı anlamında yeterli değil. Biz de TİM olarak yüksek katma değerli ihracatımızı artırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Bu kapsamda, Girişim Evleri açıyoruz, İnovasyon Haftaları ile onbinlerce inovasyon tutkununu bir araya getiriyoruz. Birliklerimiz ile Tasarım, Ar-Ge ve İnovasyon yarışmaları ile bu konuda bir bilinirlik ve farkındalık yaratıyoruz. İnanıyoruz ki, faaliyetlerimizin katkısı ve Merkez Bankası'nın bu kararı ile birlikte ihracatçılarımız daha fazla yüksek teknolojili ürün üretimi ve ihracatı gerçekleştireceklerdir.”