Mobilya ve sanayi tekerlekleri üzerine bir araştırma: Dosya/Nesip Uzun

Mobilya Dekorasyon Dergisi - Mobilya Dekorasyon - Dergi - Yayın - İletişim - Dergi - furniture - wood - design - dizayn - aksesuar - kenarbandı - edgeband - makine -woodworking - woodworkingmachinery - fair - mobilya fuarları - woodworking machinery - ahsap makineleri- glue-yapıştırıcı tutkal-

Mobilya ve sanayi tekerlekleri üzerine bir araştırma: Dosya/Nesip Uzun

16-07-2021
Mobilya ve sanayi tekerlekleri üzerine bir araştırma: Dosya/Nesip Uzun
Bu sayımızda mobilya sektörünün hemen tüm segmentlerinde (ofis, mutfak, oturma grubu, koltuk ve sehpa vs) olduğu gibi farklı üretim ve sanayi dallarında da kullanılan ve bu haliyle de çok geniş bir imalat pazarına hitap eden bir üretim alanını, Türkiye’de ilk defa ele alınan bir konuyu mobilya ve sanayi tekerleklerini Mobilya dergimizde ele alıyoruz.

 Görsel tasarımı yanında yaşamı kolaylaştıran insanoğlunun ateşi bulmasından sonra, en büyük keşiflerinden biri olan tekerleğin farklı alanlardaki serüveni aslında başlı başına bir tarih hikayesidir. İki tekerlekli kağnılardan, dört tekerlekli at arabalarına savaş arabalarından evimizdeki hareketli sandalyelere ,seyahatlerimizde devrim yaratan ağır bavullarımızda kullandığımız tekerleklere kadar yaşamın hemen her noktasında işlerimizi kolaylaştıran bu nesneyi yıllarca ithal ettik. Mobilya sektöründe tamamen ithalata dayalı bu ürün son 25 yıldır ülkemizde geniş bir ürün çeşitliliği içinde üretiliyor. Üstelik çok amaçlı farklı konseptlerde bir çeşitlilikle üretilebilmektedir.

Bu işi yıllardır başarıyla gerçekleştiren firmalarımız var, yaptıkları yatırımlarla sadece iç pazara değil uluslararası pazarda da önemli birer aktör haline gelen sanayimizin bu kolunu Mobilya dergisi mercek altına aldı ve pazardaki önemli aktörlerle konuyu değerlendiriyor.  Türkiye’de Mobilya ve sanayi tekerlekleri üreten başlıca yerli  firmalar:

Kama pres, Burak teker, Emes teker, uygur teker, Özbek teker, HTS teker, Yamaç teker, Sür teker.

Mobilya ve sanayi tekerleklerini sınıflarsak yaygın olarak aşağıdaki alanlarda kullanıldığı görülecektir. Bu sektörlerden bazıları,:

- Hastane ekipmanları tekerlekleri
- Mobilya tekerlekleri
- inşaat ve el arabası tekerlekleri
- Sanayide Kullanılan tekerlekler
- Market arabaları tekerlekleri
- Bavul ve çanta tekerlekleri gibi bir çok sektöre hitap etmektedir.

Mobilya Tekerlekleri: : Tekerlek modeli mobilyalarınızı haraketlendirmeniz veya dekoratif alanlarda mobilyalarınızın kolayca yer değiştirebilmenize kolaylık sağlar .

Otel ekipman Tekerlekleri: Tekerler genellikle oteldeki servis arabalarında temizlik arabalarında bavul ve çantalarda otel mobilyalarının genelinde kullanılmaktadır.
Sanayi Tekerlekleri:::   Tekerlek sanayi için önemli bir araçtır ağır ve tonajlı makinaların bir yerden bir yere taşınması çok zordur  bu işlem çok güçlü ve rulmanlı tekerlekler ile çözülebiliyor.

Türkiye’de Gümrükler Genel Müdürlüğü tarafından rulmanlı tekerlek cinsi eşyanın sınıflandırılması hakkında  yapılan açıklamada; mobilya malzemelerinde kullanılan tekerlekler 83.02 GTIP koduyla sınıflandırılmakta ve pozisyonunun metni; "Adi metallerden donanım, tertibat ve benzeri eşya (mobilya, kapı, merdiven, pencere, panjur, karoseri,eyer takımları, bavul, sandık, mahfaza ve benzeri eşya için); adi metallerden sabit askılıklar, şapka askıları, dirsekler ve benzeri eşya; adi metallerden donanımları ile birlikte olan küçük tekerlekler;..." şeklinde olup Kombine Nomanklatür açıklama notlarına ilişkin 3 seri nolu G.G.T. ekinde 8302.20.00 kodunun açıklama notlarında, "Bu altpozisyonda geçen “küçük tekerlekler”, adi metallerden mamul montajlı tekerleklerdir. Şeklinde tanımlanmaktadır. Montajlar tekerlekleri daha ileri bir işleme ve ilâve bileşene gerek olmaksızın ilgili ürüne sabitlemek için kullanılır.

metin içeren bir resimAçıklama otomatik olarak oluşturuldu tablo içeren bir resimAçıklama otomatik olarak oluşturuldu

Tekerleğin kendi parçası olan (örneğin; kasnak ya da rulman gibi) adi metal aksamı 83.02 pozisyonu anlamında “adi metallerden donanım” olarak değerlendirilmez. Adi metalden donanımı olmayan veya 83. Faslın 2 no.lu Notu hükmünün gereklerini yerine getirmeyen küçük tekerlekler, aksam veya parça olarak ya da mamul oldukları materyale göre sınıflandırılırlar." denilmektedir. Ayrıca tekerleklerin dış yüzü düz bir yapıda olmakla birlikte 8483.50 tarife pozisyonunda yer alan kasnakların dış yüzü zincir/kayış vb. bir eşyanın çevresine sarılarak bir aktarım işlevi görmesini teminen oluklu yapıda olduğu ifade edilmişti.

             Tekerlekler kullanarak ağır ve hacimli eşyaları taşımak, eski uygarlığın ilk yıllarından bu yana  var olan bir uygulamadır. Caster tekerleklerin patenti ilk olarak, keşfi başlangıçta mobilya için düşünülen David A. Fisher tarafından alındı. Daha sonra tekerlekler son derece ağır oldukları için endüstriyel amaçlar için kullanılmaya başlandı. Bununla birlikte, nihayetinde, tekerlek,  tekerleklerinin tasarımı, frenler, yön kilitleri, amortisörler vb. gibi birçok özelliği içerecek şekilde değişti. Günümüzde, tekerlek  her yerde kullanılabilmektedirler. ofis masası sandalyeleri ve hastane yataklarından otomotiv fabrikalarına vb.

1981'de Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği Enstitüsü (NIOSH) kaldırma kılavuzunu yayınladı. O zamandan beri endüstri, işyerlerinde bulunan manuel kaldırma, indirme ve taşıma miktarını azaltmak için çalışarak yanıt verdi ve bu görevleri genellikle çekme ve itme ile değiştirdi. Ayrıca, işyerlerinde, insan gücüne dayalı aşırı efor ve sakatlığa neden olan yaralanmaların en yüksek nedeni olarak sıralandı ve bu mekanizmaların kullanılmasını da kurallar içine aldı.

Bir araştırmaya göre, 2015 yılında malzeme taşıma maliyeti işiyle ilgili yaralanmalar, doğrudan harcamalarda 14,2 milyar dolardı. Ayrıca, sektördeki büyük sırt yaralanmalarının %10'unun çekme veya itme görevleriyle ilişkili olduğu tahmin edilmektedir. Bu nedenle, yukarıda belirtilen nedenlerden dolayı, tekerleklere olan talep yıllar içinde artmıştır.  Bu gün gerek günlük bireysel işlerden evlerde eşya taşımaları ;buzdolaplarından çamaşır makinelerine elektrik süpürgelerine kadar hareket gerektiren tüm araçlarda kullanılmaktadır

Tekerlek  Pazar , Dinamikler:

Küresel olarak, alışveriş merkezleri, hastaneler ve kliniklerin sayısındaki artışla birlikte, tekerleklere olan talebinde de önemli bir  artış olması bekleniyor. Tekerlekli sedye, arabalar, hastaların kliniklerde ve hastanelerde hızlı ve güvenlikle  hareket etmesini kolaylaştırır

Tekerlek tekerlekleri Pazar: Trend/ Standartlar

 Bir fabrika zemininde   sanayi tekerleklerinin yapabileceği gürültüyü düzenleyen ve bu ekipmanın kullanımı için zorunlu hale getiren birçok güvenlik ve sağlık standardı vardır. OSHA (Occupational Safety and Health Administration) ve CCOHS (Canadian Center for Occupational Health and Safety), uygulanan yatay kuvvetin (maksimum) 50 pound'dan fazla olmamasını ve hastanelerde tekerlek kullanımını zorunlu kılmasını önerir. Benzer şekilde, çeşitli bölgelerde tekerlek piyasasının kullanımını zorunlu kılan çeşitli güvenlik standartları vardır.

Caster tekerlekler Pazar: Bölgesel Görünüm

Küresel tekerlek pazarı dokuz ana bölgeye ayrılmıştır: Hindistan, Çin, Latin Amerika, Kuzey Amerika, Batı Avrupa, Doğu Avrupa, Güney Doğu Asya, Japonya ve Orta Doğu ve Afrika (MEA). 2018 itibariyle, Kuzey Amerika, Batı Avrupa ve Japonya gibi gelişmiş bölgelerdeki büyüme, otomotiv endüstrisi gibi çeşitli endüstrilerin genişlemesinden kaynaklanacak. Latin Amerika, aşağı yönlü operasyonların mevcudiyeti nedeniyle,  tekerlekler için önemli bir pazar olarak kabul edilir.

Türkiye’de pazarda üretici konumundaki Kama pres, Burak teker, Emes teker, uygur teker, Özbek teker, HTS teker, Yamaç teker, Sür teker, gibi firmalar iç pazardaki ihtiyaçların tümünü karşılayabilecek kapasitede üretim yapmaktadırlar. Özellikle mobilya , ofis ve hastane sektöründe tasarım odaklı ve konsepte uygun sürekli değişen ürünler kullanıldığından üretici firmalar çeşit ve desenlerini sürekli yenilemek durumundadırlar. Türk firmaları son on beş yıl içinde yurtdışı Pazar paylarını da arttırarak gelinen aşamada bugün ortalama 40-50 ülkeye ihracat yapar duruma gelmişlerdir. (internet sitelerinden alınan bilgilerle yazılmıştır) Ancak söz konusu ülkelerin istikrarlı sürekli ihracat yapılan ülkeler mi yoksa bir kez mal satıp sonraki yıllarda hiç çalışılmayan ülkeler olup olmadıkları bilinmemektedir. Genel kural Türk firmaları bir kez mal gönderdikleri ülkeleri yıllar boyu ihracat yapılan ülke kategorisi içinde göstererek bunu reklam amaçlı kullanmaktadırlar. Keza ülke ihracat listelerine bakıldığında A ülkesinde bir kez B firmasının 5 yıl önce bir parti mal göndermesinden başka bir ihracatın olmadığı da gözlemlenebilmektedir.  Ama o firmanın ihracat ülkeleri listesinde bu ülke hep görünmeye devam eder. Araştırmanın amacı da bu değil mi zaten

Bu araştırmanın esas amacı yerli firmalarımızın vereceği bilgiler paralelinde bu sektörü ve pazarı mercek altına almaktı. Ancak tüm çabalarımıza rağmen küçüğünden büyüğüne kadar Bir firma hariç (Burak Teker, onun da bu yazıda kısa bir söyleşisini bulacaksınız) firmalar ısrarla bilgi paylaşmaktan kaçındılar, söyleşi taleplerimize cevap vermediler. Amacımız mobilya aksesuar sektörümüzün gizli kahramanlarından olan mobilya tekerleklerini, mobilya ve hedef pazarlara daha iyi tanıtmak küresel rekabetteki yerini belirlemek sektörün zayıf ve güçlü yönlerini ortaya çıkartarak üreticilerimize tedarikçi ve paydaşlarına ölçeklenebilir bilgiler sunmaktı. Ne yazık ki ülkemizde ciddi ihracat yapan firmalar dahi bilgi enformasyonunun, ölçek ekonomisinin henüz ayırdında değil. Bilgi veri istatistikler pazar araştırmaları, rakipler analizi, dünyada sektörün durumu vs, umurlarında değil onlar için kaç teker satıyorum hangi ülkelerde rakiplerim var onları nasıl entegre edebilirim gibi bu günün üretim ve marketing felsefesinin çok gerisinde kısa vadeli düşüncelerle hareket edildiğinden kapalı ekonomilerin yapısal formlarından dışarı çıkamıyorlar. Oysa bilgi paylaşımı sektör sorunlarını dile getirmek, bunları farklı platformlarda seslendirmek çağdaş işletme anlayışıdır ve firmalar bu sayede kendilerini aşabilirler.  Yaşadığımız pandemi sürecinde gerek hammadde gerekse de tedarik ve pazar ilişkileri noktasında tüm sektörlerde olduğu gibi bu alanda da ciddi sorunlar yaşandı. Üretim sorunları nedeniyle talepteki daralma hemen tüm mobilya tedarikçilerini ciddi oranda etkiledi, hammadde fiyatlarında dolar bazında oluşan fiyat artışları bu sektörü de etkiledi ve henüz elimizde çok önemli veriler olmasa da genel  sanayi endekslerinden ve dolar -Euro paritesinden  bu pazarın da %30-40 oranında bir enflasyon yaşadığını söyleyebiliriz ki 2021 fiyatlarında bunları görmek mümkün olacaktır. Türkiye’de bu anlayış sadece bu sektörde değil hemen her konuda bu tür çalışmalara vergi dairesi memurlarını karşısında görür mantığının hakim olduğunu söyleyebilirim. Oysa ithalat-ihracat rakkamları resmi verilerdir ve isteyen her vatandaş bu bilgilere ulaşabilir, GTIP kodlarından Türkiye’nin nerelere ihracat yaptığını öğrenebilir. Ancak sektörümüz yıllarca dernekleşme sorunları yaşayıp yıllar sonra belli alanlarda ortaklaşırken, dernekler de asli işleri olan bu tür çalışmalar yapmak veya bunları desteklemek yerine ticari işletmelere yönelmekte  ya  ticari amaçla dergiciliğe özenmekte, hiçbir gazetecilik ve sektörel birikim ve formasyonu olmayan ajanslarla reklam katalogları çıkararak kendilerini bir anda gazeteci gibi görüp 30-40 yıllık Sektörlerin yazılı hafızaları olan sektörel yayıncıların yerine koymakta  veya   fuarcılarla pazarlıklar yaparak ayakta durmaktadırlar. Oysa temsil ettikleri  sektörlerin Türkiye gibi ülkelerde dokunulmamış yüzlerce ihtiyaçları var. Gerek yurt içinde gerekse de yurtdışında temsil ettikleri üyelerine yönelik o kadar hizmet kalemi var ki, bunlar saymakla da bitmez. Mobilya sektörünün gelişmiş olduğu Almanya , İtalya İspanya ve Avusturya’da sektörün panel’den aksesuara, mobilyadan işleme makinelerine kadar ilgili sektör dernekleri yılda iki kez pazar araştırma raporları, sektörün ihracat raporlarını ve pazarda yaşanan sorunları da incelenerek yayınlarlar. Bunları yılarca büyük bir titizlikle yaparlar ve hem yurt içindeki basına hem de uluslararası basına servis edilir. Bizler de bu raporları düzenli olarak çevirip bu sayfalarda kaynak göstererek yayınlarız.

Dergimizin bu sayısında da gördüğünüz pek çok çalışma bu raporlardan derlenerek hazırlanmaktadır. Peki bizler neden yapamıyoruz bunları, sektörümüzün sorunlarını incelemek bunlara çözüm üretmek amacıyla hiçbir reklam kaygısı taşımayan bu çalışmalar neden karşılığını bulamıyor, sorduğumuz 4-5 soruya verilecek cevaplarla 30 yıllık sektörel birikimler sonucu önemli çözümlemeler değerlendirmeler yapabilir rakkamları istatistiklere çevirerek hipotezlerden önemli sentezlere ulaşabiliriz, bunlar bizim işimiz. Sizler gidiniz Türkiye’nin hemen her ilinde bulunan sanat okullarına, dört yıllık meslek okullarında marangozluktan mobilyacılığa, hemen her meslek dallarında eğitim gören 4 yıllık bu okullarda ara eleman yetiştirin, buralara bilgi ve  teknolojik yeniliklerinizi üretim tecrübelerinizi sunun ve sağlıklı, donanımlı nesiller yetişmesine katkıda bulununuz. Bu okulların ekipman ihtiyaçlarını, laboratuar ve makine eksiklerini gidererek bu vesileyle imkansızlıktan bunlara sahip olamayan okullarımıza katkıda bulunarak onları yarınlara daha iyi hazırlarsınız.  İşletşikayet ettiğiniz ara eleman sorunlarınızı da bu kanallardan sağlarsınız. Üniversitelerden mezun olan bir mühendis fabrikalarınızda işçilik yapmaz, Dünyanın her yerinde bu böyledir teknik okullar bu iş için vardır. Gelecek Endüstri 4.0 ile tam üretime geçileceği bir süreçtir ve bu makinelerin ihtiyaç duyacağı teknik kadrolar buralarda yetişeceklerdir . MEB ve ilgili kurumlarla işbirliğine girilerek son sınıfta zorunlu staj imkanları yaratıp kendi işletmelerinizde onları yetiştirirseniz, zaten puan oranları ve yetişme sistemleri nedeniyle teknik üniversitelere mühendislik fakültelerine girmeleri daha da zor olan bu gençlerimizin yaşama daha hızlı katılımını sağlayacak dinamikler yaratabilirsiniz. Bu konuda bir yıldır benzer çalışmalar gerçekleştiren AİMSAD Ağaç işleme makinecileri sanayicileri derneğinin çalışmalarını izliyor ve diğer derneklere de örnek olmasını diliyoruz. Yukarda da değindiğim gibi araştırmamızın esas konusu olan mobilya ve sana tekerleklerinde faaliyet gösteren üretici firmaların ilgisizliği nedeniyle bu rapor istediğimiz açıklıkta ve verimlilikte olamadı umarım ilerde gerekli empatiyi yaparak çalışmalarda yer alıp ülkemiz ölçek ekonomisinde bu alandaki üreticiler de ürettikleri katma değeri ve yarattıkları istihdammı,  güçlü ve zayıf yönlerini bilimsel bir çalışmanın eşliğinde öğrenmiş olurlar.

 

yazar

Nesip Uzun-editor yazısı

E-bülten için e-posta bırak